Myanmar Birliği Cumhuriyeti Güneydoğu Asya'da, Andaman Denizi ve Bengal Körfezi kıyısında yer alıyor. Myanmar'da 7 eyalet bulunuyor. Ülkenin Kuzeybatı sınırında yer alan Arakan bu eyaletlerden birisi.
Arakan eyaletinde yaşayan Müslümanlar, hükümetin baskıcı ve zulüm politikalarıyla karşı karşıya.
Myanmar, 1948 yılında bağımsızlığını ilan eden bir ülke. Bağımsızlığını ilan etmesi ne yazık ki yönetimin sivillerin eline geçmesi manasına gelmiyor. O günden bu yana ülke yönetiminde cuntacılar ve Budist yanlısı yöneticiler var.
Müslümanlar da 1948’den beri baskı ve zulüm altındalar. Ancak olayların 'katliam' noktasına gelmesinin kökeni yakın bir tarihe; 2012'ye dayanıyor.
Arakan'da 3 buçuk milyon Müslüman yaşıyordu. Ancak Myanmar hükümetinin haksız uygulamaları ve katliamları sonucu bugün bu rakamın 1 milyon civarında olduğu tahmin ediliyor.
Myanmar hükümeti, Arakanlı Müslümanların Bengal (Bangladeşli) olduğunu ve 1800'lü yıllardaki İngiliz sömürgesi döneminde buraya getirildiğini savunduğu için kimlik vermeyi reddediyor. Resmi rakamlara göre ülkenin yüzde 89'u Budistlerden oluşuyor. Ancak uluslararası kurumların raporlarına göre Myanmar'da yüzde 20 civarında Müslüman nüfusu bulunuyor.
Ümmetin yetim çocuklarının tek bir isteği var;
''Vatandaşlık haklarının verilip topraklarına olan saldırıların durması…
Fakat Myanmar kendi yaptığı zulm karşısında Müslümanların toplanıp dua etmesini bile terörizm eylemi olarak görüp basına bu şekilde demeçler veriyor. Ülkelerinde hiçbir hakkı olmayan bir topluluğun kendilerine karşı toplandığını ve huzuru bozduklarını söylüyor.
Zalimin silahı da adil olmuyor!
Hem katliam yapıyor hem de manipülasyon yetenekleriyle kendilerini dünyaya karşı masum göstermeye çalışarak kendilerini terörist bir topluluğa karşı savunduklarını savunuyorlar.
Umut Yolculuğu İnsânî Yardım Derneği Genel Başkanı Oğuz Kirişçi
Müslümanları yalnız bırakmıyoruz diyor.
Biz Hakikati biliyor ve Hakkı savunuyoruz.
Biz mazlumların yanındaki ince ama sürekli sesiz.
Emperyalist ve ilkel topluluklara boyun eğmeyeceğiz.
Sömürüyü, yok ederek yayılmayı hayatın düzeni olarak görmeyecek, kardeşlerimizin yanında yer alacağız.
Müslümanların yiyecek yemeği, içecek suyu, kalacak evi yokken yardımlarımızı ve desteğimizi üzerlerinden çekmeyeceğiz.
Ahireti için dünyadaki zulmü hiçe sayıp dininden asla dönmeyen güzel insanlar için Umut Yolculuğu İnsânî Yardım Derneği olarak iftar verdik.
Rabbim kardeşlerimizin yardımcısı olsun. Bizlere güç, kuvvet, merhamet ve sabırlar ihsan eylesin. Sizlerin vesilesi, Allah’ın inayeti yanımızda olsun.''